top of page

Köleliği Kaldırmamak İçin On Neden

03/08/2011 - Robert Higgs

[Bu makale ilk olarak Freeman, Aralık 2009'da yayınlanmıştır.]

Kölelik binlerce yıldır, her türden toplumda ve dünyanın her yerinde var olmuştur. İnsan sosyal yaşamını onsuz hayal etmek olağanüstü bir çaba gerektiriyordu. Ancak zaman zaman buna karşı çıkan uçuk insanlar ortaya çıktı, çoğu köleliğin gaddarlık olduğunu ve bu nedenle insanların ondan kurtulması gerektiğini savundu. Köleliğin savunucuları, genellikle nazik eğlenceden sert küçümsemeye ve hatta şiddetli saldırıya kadar değişen tepkiler ortaya çıkardı.

İnsanlar önerilen kaldırılmasına karşı çıkmak için nedenler verme zahmetine girdiğinde, çeşitli fikirler ileri sürdüler. İşte okumalarımda karşılaştığım bu türden on fikir.


1. Kölelik doğaldır. İnsanlar farklıdır ve belirli bir şekilde -örneğin zeka, ahlak, bilgi, teknolojik yetenek veya savaşma kapasitesi gibi- üstün olanların kendilerini bu konuda daha aşağı olanların efendisi yapacaklarını beklemeliyiz. Abraham Lincoln bu fikri Senatör Stephen Douglas ile yaptığı ünlü 1858 tartışmalarından birinde dile getirdi:

Beyaz ve siyah ırklar arasında, iki ırkın sosyal ve politik eşitlik açısından bir arada yaşamasına sonsuza kadar engel olacağına inandığım fiziksel bir fark var. Ve bu şekilde yaşayamadıkları için, bir arada kaldıkları sürece, üstün ve aşağı konum olmalı ve ben de diğer insanlar kadar üstün konumun beyaz ırka verilmesinden yanayım.

2. Kölelik her zaman vardı. Bu sebep, mantıksal safsata argümanı (argumentum ad antiquitatem) (antik çağ veya gelenek argümanı) örneğidir. Yine de, insanları, özellikle de muhafazakar eğilimli insanları sık sık ikna etmiştir. Muhafazakar olmayanlar bile, bir sosyal kurumun neden varlığını sürdürdüğünü anlamasak da, kalıcılığının henüz anlamadığımız bir mantıkta iyi bir şekilde temellendirilebileceğine dair yarı-Hayekçi zemine ağırlık verebilir.

3. Yeryüzündeki her toplumda kölelik vardır. Söylenmeyen sonuç ise, her toplumun köleliğe sahip olması gerektiğidir. Bir kurumun yaygınlığı, pek çok kişiye onun gerekliliğinin ikna edici bir kanıtı gibi görünür. Belki de, iddia edildiği gibi her toplumda kölelik vardır çünkü bazı işler o kadar zor veya aşağılayıcıdır ki, hiçbir özgür insan bunları yapmayacaktır ve bu nedenle, bu işleri yapacak kölelerimiz olmadıkça, bunlar yapılmayacaktır. Eski Güney'de söylendiği gibi, biri çamur eşiği olmalıdır ki özgür insanlar bu kapasitede hizmet etmeye müsamaha göstermeyecektir.


4. Köleler kendilerine bakabilecek durumda değiller. Bu fikir, 18. yüzyılın sonlarında ve 19. yüzyılın başlarında Amerika Birleşik Devletleri'nde köleliği ahlaki açıdan kınanması gereken bir şey olarak gören ancak köle tutmaya ve onlardan kişisel hizmetler ve ürünlerden gelir elde etmeye devam eden George Washington ve Thomas Jefferson gibi insanlar arasında popülerdi. Bu "hizmetçiler" (onları tercih ettikleri gibi) üretmeye mecburdular. O zaman olsa olsa yoksulluğa ve acıya düşecek insanları özgür bırakmak zalimlik olurdu.


5. Efendileri olmazsa köleler ölür. Bu fikir, uç noktasına itilen önceki fikirdir. 1865'te Amerika Birleşik Devletleri'nde kölelik kaldırıldıktan sonra bile birçok insan bu fikri dile getirmeye devam etti. Savaştan hemen sonra Güney'e seyahat eden Kuzeyli gazeteciler, aslında siyahların yüksek ölüm oranları, düşük doğum oranları ve sefil ekonomik durumları nedeniyle nesillerinin tükenme sürecinde olduğunu bildirdi. Üzücü ama gerçek, diye belirtti bazı gözlemciler, özgür bırakılan insanlar gerçekten de kendi gruplarının hayatta kalmasına uygun şekilde davranamayacak kadar beceriksiz, tembel veya ahlaksızdı. (1977’de yazdığım Competition and Coercion: Blacks in the American Economy, 1865–1914 ‘ü okuyun.)

6. Sıradan insanların özgür olduğu yerde, kölelerden bile daha kötü durumdalar. Bu argüman, Devletler arasındaki Savaştan önceki on yıllarda Güney'de popüler oldu. Önde gelen temsilcisi kölelik yanlısı yazar George Fitzhugh'du. Kitap başlıkları ise zaten kendi adlarına konuşuyor: Sociology for the South veya, the Failure of Free Society (1854) ve Cannibals All! or, Slaves Without Masters (1857). Fitzhugh, fikirlerinin çoğunu gerici, ırkçı, İskoç yazar Thomas Carlyle'dan almış gibi görünüyor. "Ücretli köle" ifadesi hala bu savaş öncesi bakış açısını yansıtıyor. Sosyolojik teorilerine sadık kalarak, Fitzhugh ABD'deki köleliği kendi iyilikleri için işçi sınıfı beyazlarına kadar genişletmek istedi!


7. Kölelikten kurtulmak, büyük kan dökülmesine ve diğer kötülüklere neden olur. ABD'de birçok insan, köle sahiplerinin, onu korumak için topyekün bir mücadele olmadan köle sisteminin sona ermesine asla izin vermeyeceklerini varsayıyordu. Gerçekten de, Konfederasyon ve ABD savaşa girdiğinde - acil sorunun köleliğin kaldırılması değil, on bir Güney eyaletinin ayrılması olduğu bir yana - büyük kan döküldü ve diğer kötülükler meydana geldi. Bu trajik olaylar, birçok insanın zihninde, köleliğin kaldırılmasına karşı çıkmak için gösterdikleri nedeni doğrular gibi görünüyordu. (Haiti hariç, köleliğin Batı Yarımküre'deki diğer her yerde geniş çaplı şiddet uygulanmadan kaldırıldığını açıkça gözden kaçırdılar.)

8. Kölelik olmadan eski köleler hırsızlık yapar, tecavüz eder, öldürür ve genellikle kargaşaya neden olurdu. Dolayısıyla sosyal düzenin korunması, köleliğin kaldırılmasını dışlar. Güneyliler köle ayaklanmalarının korkusuyla yaşadılar. 19. yüzyılın ortalarındaki Kuzeyliler, 1840'larda ve 1850'lerde ülkeye büyük miktarda sarhoş, kavgacı İrlandalı akını nedeniyle, kendi bölgelerindeki durumu zaten yeterince dayanılmaz buldular. İrlandalıların genellikle sevmediği özgür siyahları karışıma dahil etmek, sosyal kaosu neredeyse garanti ederdi.


9. Kölelikten kurtulmaya çalışmak aptalcadır, ütopiktir, ve pratik değildir; ancak kafası karışık bir hayalperest böyle bir ahmakça öneride bulunabilir. Ciddi insanlar, bu tür uçuk fikirleri düşünerek zamanlarını boşa harcamayı göze alamazlar.


10. Köleliğin kaldırılmasını unutun. Çok daha iyi bir plan var, bu ise köleleri yeterince iyi beslenmiş, giydirilmiş, barınmış ve ahirette onları bekleyen daha iyi bir hayata odaklanmaya teşvik ederek akıllarını sömürüden uzaklaştırmaktır. Bu hayatta adalet bekleyemeyiz ama hepimiz, köleler da dahil olmak üzere, Cennette rahat ve sevinçli bir hayat arzulayabiliriz.


Bir zamanlar, sayısız insan, köleliğin kaldırılmasına karşı çıkmak için yukarıdaki nedenlerden bir veya daha fazlasını yeterli gerekçe olarak buldu.


Yine de geçmişe bakıldığında, bu gerekçeler rezil görünüyor - gerekçelerden çok rasyonelleştirmeler.


Bugün bu nedenler ya da çok benzer nedenler, köleliğin kaldırılmasının farklı bir biçiminin karşıtları tarafından kullanılmaktadır: bildiğimiz hükümetin - itaat ve vergi ödenmesini talep eden silahlı bir grup tarafından tekel, bireysel olarak rızaya dayalı olmayan yönetimin - kaldırılması önerisi.


Yukarıdaki nedenlerin bu bağlamda köleliğin kaldırılması teklifinden daha zorlayıcı olup olmadığına karar vermesini okuyucuya bir alıştırma olarak bırakıyorum.


Bu makale ilk olarak Aralık 2009'da Freeman'da yayınlanmıştır.


Yazar - Robert Higgs

Çevirmen - Utku Aslanoglu

Bu yazı mises.org sitesinin ''Ten Reasons Not to Abolish Slavery'' adlı yazının çevirisidir.


662 görüntüleme0 yorum

Son Paylaşımlar

Hepsini Gör
Yazı: Blog2 Post
bottom of page