Merkez Bankacılığına Ademimerkeziyetçi Alternatif
23/03/2018 - Saifedean Ammous

Önsöz
Haydi eşyanın mantığını baştan sona takip edelim ya da sondan başa doğru: modern zamanlar. Ben bu satırları yazarken bir kısım uzmana karşı tam bir isyana tanıklık ediyoruz, örneğin makroekonomik gerçeklik gibi bizim için anlaması güç uzmanlık alanlarındakilere. Üstelik konunun uzmanları bile aslında uzman olmadıklarının farkında değilken! Eski ABD Merkez Bankası (FED) patronları Alan Greenspan ve Ben Bernanke, çok geç farkına vardığımız ampirik gerçekliğe hâkim değildi: “Mikro” saçmalayabileceğinizden daha uzun süre “makro” saçmalayabilirsiniz.¹ İşte bu yüzden merkezî makro karar verme hakkını kime bağışlayacağımız konusunda dikkatli olmalıyız.
İşin daha da kötüsü, tüm merkez bankalarının aynı model altında çalışarak mükemmel bir monokültür hâline gelmiş olmasıdır.
Karmaşık uzmanlık alanlarında bilgi konsantre bir şekilde bulunmaz. F. A. Hayek’in ortaya koyduğu gibi, organik gerçeklik altında dağıtılmış bir biçimde yürür. Fakat Hayek dağıtılmış bilgi kavramını kullandı. Aslında, işlerin iyi gitmesi için “bilgi” bölümüne bile ihtiyacımız yok gibi görünüyor. Bireysel rasyonelliğe de ihtiyacımız yok gibi. İhtiyacımız olan tek şey kurumlardır.
Bu, tüm katılımcıların alınan kararlarda demokratik bir payı olduğu anlamına gelmez. Motive olmuş bir katılımcı, ibreyi orantısız bir şekilde hareket ettirebilir (azınlığın asimetrisi kuralı olarak üzerinde araştırma yapmış olduğum şey). Ancak her katılımcı “o oyuncu” olma seçeneğine sahiptir.
Her nasılsa ölçeği dönüştürdüğümüzde mucizevî bir etki ortaya çıkıyor: Rasyonel piyasalar, hiçbir tüccarın bireysel olarak rasyonel olmasını gerektirmiyor. Hatta işin doğrusunu söylemek gerekirse, sıfır zekâya sahip bir kalabalık, doğru koşullar altında en üst düzeyde zeki insanlardan oluşan Sovyet tarzı bir yönetimden daha iyi çalışır.
İşte bu yüzden Bitcoin, mükemmel bir fikir. Karmaşık sistemin ihtiyaçlarını karşılar, bir kripto para birimi olduğundan değil, fakat tam olarak bir sahibi ya da kaderini belirleyebilecek bir otoritesi olmadığı için. Onu sahiplenen bir kalabalık da mevcuttur: Kullanıcıları. Artık kendi başına bir hayvan² olabilmesi için de yeterince uzun bir sicile sahip.
Diğer kripto paraların onunla rekabet edebilmesi için, böyle bir Hayekyen özelliğe sahip olmaları gerekir.
Bitcoin herhangi bir hükümeti olmayan bir para birimidir. Fakat akıllara hemen şu soru gelebilir: Zaten altın, gümüş ve diğer metaller gibi hükümeti olmayan başka para birimlerimiz yok muydu? Tam olarak değil. Altın alım işlemi yaptığınızda Loco Hong Kong’da³ bulunan altın külçelerinden bir pay almış olursunuz, onu da New Jersey’e taşımanız gerekebilir.
Bankalar saklama hizmeti oyununu ve hükümetler de bankaları kontrol eder. Başka bir deyimle bankacılar ve hükümet yetkilileri -kibar olmak gerekirse- sıkı fıkıdırlar. Dolayısıyla, Bitcoin’in işlemlerde altına nazaran büyük bir avantajı vardır: Tasfiye işlemi belirli bir saklama kuruluşu gerektirmez. Hiçbir hükümet kafanızın içinde sahip olduğunuz bir kodu kontrol edemez.
Son olarak, Bitcoin sıkıntılı dönemlerden geçecek. Başarısız olabilir ama artık nasıl çalıştığını biliyoruz ve kolayca yeniden icat edebiliriz. Mevcut hâliyle, semtinizdeki kahve dükkânı zincirinden kafeinsiz espresso macchiato satın almak için kullanılacak kadar iyi veya para alıp göndermek için elverişli olmayabilir. Şimdilik bir para birimi olmak için volatilitesi çok yüksek olabilir. Ama ilk organik para birimidir.
Ancak Bitcoin’in varlığı bile, hükümetlere son kontrol edebilecekleri objenin -yani paranın- artık onların tekelinde olmadığını hatırlatacak bir sigorta poliçesidir. Bu sigorta da hükümetlere karşı biz “kalabalığa”, muhtemel bir Orwell⁴ geleceğine karşı güvence sağlamaktadır.
Nassim Nicholas Taleb
22 Ocak 2018
Giriş
Satoshi Nakamoto rumuzlu bir bilgisayar programcısı, 1 Kasım 2008’de, kriptolanmış bir e-posta listesine bir e-posta gönderdi ve “güvenilir bir üçüncü taraf olmaksızın tamamen ‘uçtan uca’ (peer-to-peer/P2P) yeni bir elektronik para sistemi” oluşturduğunu duyurdu.⁵ Tasarımını açıklayan makalenin özetini ve çevrimiçi bir bağlantıyı kopyaladı. Özünde, Bitcoin kendi yerel para birimi ile bir ödeme ağı sundu ve üyelerin ağdaki herhangi bir üyeye güvenmek zorunda olmaksızın yaptıkları işlemleri doğrulamak için gelişmiş bir yöntem kullandı. Para birimi, önceden belirlenmiş bir hızda tedavüle giriyor ve işlemleri onaylamak için işlemci gücünü kullanan üyelerine ödeme yapıyor, dolayısıyla üyelerini yaptıkları iş için ödüllendiriyordu. Bu buluşla ilgili ürkütücü olan şey ise, dijital bir nakit oluşturmada daha önceki birçok girişimin aksine, gerçekten işe yaramasıydı.
Akıllı ve düzgün bir tasarım olsa da böyle ilginç bir deneyimin, kriptografi meraklılarının küçük çevreleri dışındakileri ilgilendireceğini öne sürecek pek fazla şey yoktu. Aylar boyunca tüm olan biten, dünya çapında ancak birkaç düzine kullanıcının ağa katılıp, madencilik ve bir koleksiyon eşyası hâline gelen coin’leri -her ne kadar dijital formda olsa da- birbirlerine göndermekle uğraşmasıydı.
Ancak, Ekim 2009’da, bir internet borsası,⁶ 5,02 dolar karşılığında 5.050 adet Bitcoin sattı, bu da Bitcoin’in para ile ilk satın alma işleminin kaydı oldu.⁷ Fiyat, bir adet Bitcoin üretmek için gereken elektrik maliyetinin ölçülmesi ile hesaplanmıştı. Ekonomik açıdan, bu çığır açan an muhtemelen Bitcoin’in yaşamındaki en önemli adımdı. Bitcoin artık sadece marjinal bir programcı topluluğunun kendi arasında oynadığı dijital oyun değildi; fiyatı olan bir mal hâline gelmişti, bu da birinin bir yerlerde Bitcoin için pozitif bir değer biçtiğini gösteriyordu. 22 Mayıs 2010’da, bir başkası, 25 dolar tutarındaki iki büyük boy pizzaya 10.000 Bitcoin ödeyerek, Bitcoin’in ilk kez bir takas değeri olarak kullanıldığı işlemi sahneye koydu. Bitcoin’in bir mal olmaktan çıkıp bir değişim aracı hâline gelmesi yedi ay sürdü.
O zamandan beri, Bitcoin ağı onu kullanan üye sayısı, işlem hacmi ve tahsis edilen işlemci gücü anlamında büyüdü, ve değeri hızla yükselerek Kasım 2017’de 7.000 doları aştı.⁸ Sekiz yılın ardından, bu buluşun artık sadece çevrimiçi bir oyun olmadığı, aksine piyasa testini geçmiş ve pek çok kişi tarafından gerçek dünyadaki amaçlar için kullanılmakta olduğu anlaşılan, gazetelerde, televizyonlarda, web sitelerinde adı ulusal para birimleri ile birlikte zikredilen bir teknolojidir.
Bitcoin’i beklenmedik enflasyondan korunan bir para birimi kullanarak, güvenilir üçüncü şahıslara bel bağlamaksızın, değer transferine olanak sağlayan dağıtılmış bir yazılım olarak anlayabiliriz. Başka bir deyişle, Bitcoin binlerce ağ üyesi arasında ademimerkezî bir kodla modern bir merkez bankasının işlevlerini otomatikleştirmekte, öngörülebilir ve gerçekte değişmez hâle getirmekte, hiçbir üye de geri kalanın rızası olmadan bu kodu değiştirememektedir. Bu da Bitcoin’i bariz bir şekilde saygın ve kullanıma hazır dijital nakit ve dijital sağlam para örneği hâline getirmektedir. Bitcoin dijital çağın yeni bir buluşu olsa da çözmeyi iddia ettiği problemler -yani sahibinin tam kontrolünde olan ve uzun vadede değerini koruması kuvvetle muhtemel bir para birimi ihtiyacını karşılamak- insan toplumunun kendisi kadar eskidir. Bu kitap ise, bu teknolojiyi ve çözdüğü ekonomik problemlerin yıllarca incelenmesine dayanan bir kavrayışı ve tarih boyunca toplumların bu sorunlara bulduğu çözümleri sunmaktadır. Kitabımda vardığım sonuç, Bitcoin’i bir dolandırıcılık veya kısa yoldan köşeyi dönmeye çalışan spekülatör ve çığırtkanların bir tezgâhı olduğunu düşünenleri şaşırtabilir. Gerçekten de Bitcoin kendinden önceki “değer saklama” çözümlerini geliştirmektedir. Bitcoin’in dijital çağın sağlam para birimi olmaya uygunluğu, her şeye hayır diyenleri gafil avlayabilir.
Tarih, özellikle yakından incelendiğinde, yakın geleceğe ışık tutabilir. Bu kitabın savlarının sağlamlığını da zaman gösterecektir. Kitabın ilk kısmı, olması gerektiği gibi, parayı, işlevini ve özelliklerini anlatmaktadır. Mühendislik geçmişine sahip bir ekonomist olarak, her zaman bir teknolojiyi, çözmek istediği problemler açısından anlamaya çalıştım. Bu da bana, o işlevi tesadüfî, göz boyayan ve önemsiz özelliklerden ayırarak özünü tanımlamama olanak tanıdı. Paranın çözmeyi amaçladığı sorunlar anlaşılınca, deniz kabukları, boncuk, metaller ve banknotların neden paranın işlevini yerine getirdiğini, nasıl ve niçin başarısız olduklarını veya toplumun değer saklama veya takas amacına ne şekilde ve neden hizmet ettiklerini ve bu kavramsal çerçeveyi uygulayarak sağlam ve sağlam olmayan para arasındaki farkı ortaya koymak mümkün hâle gelmektedir.
Kitabın ikinci kısmı, tarih boyunca sağlam ve sağlam olmayan para biçimlerinin bireysel, toplumsal ve küresel sonuçlarını tartışmaktadır. Sağlam para, insanların uzun vadeli düşünmelerine ve gelecek için daha fazla tasarruf ve yatırım yapmalarına olanak tanır. Uzun vadede tasarruf ve yatırım yapmak, sermaye birikiminin ve insan uygarlığının ilerlemesinin anahtarıdır. Para, bir ekonominin bilgi ve ölçme sistemidir ve sağlam bir para, ticaret, yatırım ve girişimciliğin sağlam bir temelde ilerlemesine izin veren şeydir. Oysaki sağlam olmayan bir para, bu süreçleri kargaşaya sürükler. Sağlam para, aynı zamanda, despotik hükümetlere karşı etkili bir siper sağladığından, özgür toplumun vazgeçilmez bir unsurudur.
Kitabın üçüncü bölümü, Bitcoin ağının ve en belirgin ekonomik özelliklerinin işleyişini açıklamakta, Bitcoin’in sağlam bir para birimi olarak muhtemel kullanım şekillerini analiz etmekte, iyi bir şekilde hizmet veremediği bazı kullanım durumlarını tartışmakta ve en yaygın yanılgıları ve kavram hatalarını irdelemektir.
Bu kitap, okuyucunun, Bitcoin ekonomisini ve tarih boyunca paranın işlevlerini yerine getirmek için kullanılan birçok teknolojinin dijital iterasyonu olarak nasıl hizmet ettiğini anlamasına yardımcı olmak için yazılmıştır. Bu kitap Bitcoin satın almanız için bir davetiye ya da reklam değildir. Katiyen! Bitcoin’in değeri en azından bir süre için istikrarsız olmaya devam edebilir; Bitcoin ağı öngörülebilir veya öngörülemeyen sebeplerden ötürü başarılı veya başarısız olabilir. Onu kullanmak belirli teknik yeterlilikler gerektirir ve pek çok kişi için uygun olmayan riskler taşır. Bu kitap, yatırım tavsiyesi vermemektedir ancak okuyucuya Bitcoin’i kullanmaya başlama kararı vermeden önce, ağın ekonomik özelliklerini ve çalışma şeklini açıklığa kavuşturarak yardımcı olmayı amaçlamaktadır.
Bitcoin’i bir değer saklama aracı olarak kullanmaya karar vermeden önce, Bitcoin almanın ve saklamanın işlevsel boyutları hakkında detaylı ve geniş kapsamlı bir araştırma yapılmalıdır. Piyasa değerindeki yükseliş Bitcoin’i bariz bir yatırım aracı olarak gösterebilir ancak sayısız hack girişimi, saldırılar, dolandırıcılık ve insanların Bitcoin’lerine mal olan güvenlik zafiyetleri yakından incelenirse bu, Bitcoin sahibi olmanın tek başına kâr etmeyi garantilemediği konusunda soğuk duş etkisi yapan bir uyarı olacaktır. Eğer bu kitabı okuduktan sonra Bitcoin’in elde tutulmaya değer bir para birimi olduğuna kanaat getirirseniz, yapacağınız ilk yatırım Bitcoin almak değil, nasıl güvenli bir şekilde Bitcoin alıp saklayabileceğinizi öğrenmeye ayıracağınız “zaman” olmalıdır. Bitcoin’in doğası gereği böyle bir bilgiyi birisi size sihirli değnekle aktaramaz, bu bilgiyi sizin yerinize edinmesi için de birisini tutamazsınız. Bu ağı kullanmak isteyenler için bireysel olarak sorumluluk almaktan başka bir alternatif yoktur ve bu sorumluluğu almak da Bitcoin dünyasına girmek için yapılması gereken asıl yatırımdır.
Dipnotlar:
1. Orijinal metinde “macroBS” ve “microBS” kelimeleri kullanılmıştır. Bullshit anlamına gelen BS, saçmalama olarak Türkçeye çevrilmiştir. (çevirmen notu)
2. Ekonomi jargonunda bazı terimler hayvanlarla özdeşleşmiştir. Örneğin FED başkanı konuşmasında faiz arttırma sinyali verirse “şahin”, düşürmeye yönelik konuştuğunda “güvercin” benzetmesi yapılır. Yazar, Bitcoin’in artık kendi başına ekonomik bir terim olarak tanımlanabileceğini vurgulamaktadır. (ç.n.)
3. Loco HK, Hong Kong’da faaliyet gösteren metal işleme ve ticareti yapan kuruluş. (ç.n.)
4. Bkz. George Orwell, Hayvan Çiftliği. (ç.n.)
5. E-postanın tamamı Satoshi Nakamoto tarafından yazıldığı bilinen tüm yazıların arşivi olan Satoshi Nakamoto Enstitüsü’nde bulunabilir.
6. Artık hizmet vermemektedir: New Liberty Standard.
7. Nathaniel Popper, Digital Gold, Harper, 2015.
8. Diğer bir deyişle, bir emtia olarak işlem gördüğü sekiz yıl içerisinde Bitcoin ilk fiyatı olan 0,000994 dolardan bu kitabın yazıldığı anda tarihî zirve fiyatı olan 7.888 dolara yükselerek yaklaşık sekiz milyon misli, tam olarak %793.513.944 kadar değerini artırmıştır.