Ana fikir bir serbest ticaret bölgesiydi, ancak bir serbest ticaret bölgesi sadece iki cümle gerektiriyor: Ne ihraç etmek istersen ihraç edebilirsin ve ne ithal etmek istersen ithal edebilirsin. Ne üreteceğinizi, nasıl üreteceğinizi, nereye gönderip gönderemeyeceğinizi vb. anlatan on veya yüz binlerce sayfaya ihtiyacınız yok. Ama bu neredeyse başından beri unutulmuş bir şey. Avrupa'da hala serbest ticaret yok. Örneğin, Alman televizyonunu izlerseniz, Alman sınır kontrolünün Polonya'da daha az vergilendirilen sigara kaçakçılığı yapan birkaç kişiyi tekrar tutukladığına dair sürekli haberler göreceksiniz. Muhtemelen Portekiz, İspanya, İtalya ve nihayetinde Almanya'nın iflasına tanık olmamız gerekecek. Ancak o zaman, korkarım ki, son kalan kişi bile birçok kişinin şüphelendiği şeyi anlayacaktır: AB'nin, gelir ve serveti yeniden dağıtan devasa bir makineden başka bir şey olmadığı ve Almanya ve Hollanda'dan Yunanistan, İspanya, Portekiz ve benzerlerine kadar ve her zaman daha üretken ülkelerden, bölgelerden, yerlerden, şirketlerden ve insanlardan daha az üretken olanlara veya hiç üretken olmayanlara yeniden dağıtarak aynı sapkın modeli takip ediyor olmasıdır. İflas, tüm bunları büyük ölçüde gün yüzüne çıkaracaktır.
Konuşmacı - Hans-Hermann Hoppe
Çevirmen - xxx
Image Source: EBSCO
コメント